Dini ve İslami Bilgiler | Allah yolunda

Bu duayı okudum beni aradı

Bu duayı okudum beni aradı

Şule Ç.: İbadetlerimi eksiksiz yerine getiren biri değilim ama inancımın kuvvetli olduğunu düşünüyorum. Bu duayı okudum beni aradı.

Tesadüf mü, kesinlikle hayır! Nefsimin Rabbine yeminler olsun ki bizi ve bu düzeni yaratan ve idame ettiren bir Rabbimiz var ise tesadüflere yer yoktur. Bizler ne olacağını bilemeyiz o ayrı.

Sevgilimle aramız biraz açıktı. Saçma bir tartışma sonrası bir sessizlik oldu. Birkaç gündür konuşmuyorduk. Her gün günaydın mesajı atan aşk böceği tam beş gündür aramaz sormaz olmuştu. İlk iki gün ona ceza veriyorum diye düşündüm ama sonrasında ona mesaj atmamak için kendimi zor tuttum.

Aramızda geçen süreçte kesinlikle ben haklıydım. Onu seviyorum ama çok bencil bir insan. Sürekli benim ona uymamı istiyor. Bir yere gideceksek hep o müsait olduğunda gidiyoruz.

Bazen beni acil çağırıyor, müsait misin diye sormuyorum. Ben de aylardır her çağırdığında belboy gibi ayağına gittim. Artık ilişkimiz sağlam bir zemine otursun istiyordum. Ben onun uşağı eskortu veya metresi değildim.

Tartışma bu sebeple çıkmıştı. “Hep sana uyamam, biraz da sen bana uy” dedim. Mesele sadece bu kadardı. Sessizlik oldu. Ondan sonra arar diye düşünmüştüm ama ne aradı ne sordu.

Hakikaten öküzün birisi ama onu seviyorum. Arasın istiyordum ama birkaç gün aramadı, ta ki size birazdan bahsedeceğim duayı okuyana kadar. Romantik görünümlü öküzüme son bir şans vermek istiyordum ama beni aramıyordu.

Ben de bir yakınımdan öğrendiğim duayı Allah’a kalben inandığımı iliklerime kadar hissederek okudum. Duayı okurken beni arayacağına inancım tamdı. Nasıl böyle bir inanç konsantrasyonuna sahip oldum bilemiyorum ama düğmeye basınca ışığın yanması gibi inandım.

Bence işin sırrı burada. Eğer Allah’a dua ediyorsanız ona tüm kalbinizde içinizde şirk olmaksızın inanç taşımalısınız.

Olay şöyle oldu:

Bir sabah evden çıktım ve ona mesaj atmamak için whatsappı belki beş kere açıp kapatmıştım. Daha sonra bir tanıdığımdan öğrendiğim dua geldi. Ben öyle muskadır, rukyedir, üfürüktür o tip şeylere inanmam. Bu sebeple başta yakınıma “uyduruk şeylerle meşgul etme beni” demiştim. O da “Kurandan ayet bu” dedi.

Yakınımın bana okumamı söylediği dua Bakara suresinin 260. Ayetiydi. Ayet Hazreti İbrahim dini bir başkasından değil de bizzat yaşayarak ve sorgulayarak öğrenmiş.  Allah’ı kendiliğinden bulmuş fakat yine de inandığından emin olmak için Rabbinden bazı taleplerde bulunmuş. Bu olaya Bakara 260. Ayetinde anlatılmaktadır.

Hani İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” demişti. (Allah ona) “İnanmıyor musun?” deyince, “Hayır (inandım) ancak kalbimin tatmin olması için” demişti. “Öyleyse, dört kuş tut. Onları kendine alıştır. Sonra onları parçalayıp her bir parçasını bir dağın üzerine bırak. Sonra da onları çağır. Sana uçarak gelirler. Bil ki, şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.”

Bakara 260. Ayetin meali yukarıdaki şekildedir. Hazreti İbrahim’in parçalarını dört bir tarafa dağıttığı kuşlar Allah’ın izniyle dirilip hazreti İbrahim’e gelmiş ve O da bundan sonra inancında şüphe duymamış.

Ben tanıdığıma dedim ki “ne alakası var bunun sevdiğini hemen artmayla?” o da dedi ki ”ben de bilmiyorum, hocalar tavsiye ettiler,  bu duayı okudum beni aradı, istersen sen de oku”

Hazreti İbrahim’in hayatını araştırdığım kadarıyla zor ve çetin bir hayatı olmuş, karşılaşacağı çetin imtihanlardan geçebilmesi için günün şartları doğrultusunda böyle bir mucize gösterilmiş olabilir. Ama ne hikmetse hocalar bu duayı okursanız hemen arar diyorlar ve dedikleri de çıkıyor.

Ben hoca değilim, bu işin teferruatını bilmiyorum ama Allah’a kuvvetli inanıyorum. Bence duanın kabul olma sırrı burada.

Konuya gelirsem;

O gün evden çıkmıştım ve onu aramamak için kendimi zor tutuyordum. Birden aklıma dua geldi. Önceden ezberlemiştim. Okudum ve Allah’tan diledim ki “Allah’ım bu kişiyi seviyorum, ama seni sevdiğim kadar değil. Eğer hakkımda hayırlısı ise O kişi beni hemen arasın. Yarın veya başka bir zaman değil hemen arasın. Eğer ararsa devam ederiz, şimdi aramazsa sonradan arasa da affetmem, sevgimi kalbime gömer, hayatıma devam ederim”

Duayı yaptıktan sonra içimden bunlar geçmişti. Otobüs durağında beklerken henüz otobüs bile gelmeden aradı. Ben duayı ettikten 2 dakika geçti ve geçmemişti.

Dedi ki “haylaz kız ne yapıyorsun ?”

O lafı duyunca bu öküz arasın diye dua ettiğim için pişman oldum. “Yanlış numara, karşında haylaz kız yok” diye çat diye kapattım.

5 gün aramasını bekleyip ondan sonra da arayınca 1 saniyede telefonu yüzüne kapatmış olmama ben de inanamadım ama oldu.

Aradan birkaç saniye sonra yeniden aradı. Alttan aldı, özür diledi. Zaten gönlüm onda olduğu için çok da reddeder pozisyona düşmek istemedim. Bu duayı okudum beni aradı.

Ve-iż kâle ibrâhîmu rabbi erinî keyfe tuhyi-lmevtâ kâle eve lem tu min kâle belâ velâkin liyatme-inne kalbî kâle feḣuż arbe’aten mine-ttayri fesurhunne ileyke śumme-c’al ‘alâ kulli cebelin minhunne cuz-en śumme-d’uhunne ye tîneke sa’yâ va’lem ennaAllâhe ‘azîzun hakîm

Benim hikayem budur.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ